Neredeyse tüm dünya ülkeleri için geçerli olan bir istatistik var. Bu erkeklerin kadınlara oranla neredeyse 2-5 yıl daha az yaşıyor olmasıdır. Bu istatistiğin ardında pek çok psikolojik, sosyal ve çevresel gerçekler yatıyor.

X ve Y kromozomu

Kadınlarda iki X erkeklerde ise tek X kromozomu vardır. X kromozomu yapısı itibariyle vücutta yapıcı ve iyileştirici gücü olan bir kromozomdur. Erkekler bu konuda hayata zaten bir sıfır yenik başlıyor gibi gözüküyor.

Erkekler daha riskli işlerde çalışıyorlar.

Erkekler avcı toplayıcı yıllardan itibaren kadın ve erkek iş bölümü arasında riskli tarafta duruyor. Avcı toplayıcıyken avcı olan erkek şimdi fiziksel güç gerektiren riskli işlerle uğraşıyor. Tüm bu işler kadınların yaptıkları işlerden çok daha hayati tehlike taşıyor.

 

Erkekler kazalarla daha fazla can kaybı yaşıyorlar.

Beynin karar verme ve değerlendirme bölümü erkeklerde kadınlara göre daha yavaş gelişiyor. Bu nedenle erkekler daha fazla risk alarak yaşayabiliyor ve kazaya kurban olabiliyorlar.

Daha büyük bedenleri olması erkekleri erken öldürüyor.

Tüm diğer canlılarda olduğu gibi erkekler de kadınlara oranla daha büyük bedenleri olduğu için erken ölüyor.

Erkekler ağlamaz miti

Erkeklerin toplumsal olarak kondukları statü, erkekleri duyguları gösteremeyen varlıklar haline getiriyor. Bu önyargı yüzünden erkekler duygularını yaşayamıyorlar. Yaşanamayan her duygu Hastalıkların Duygusal Sebepleri kitabımızda bahsettiğimiz gibi bizi hasta edebilir.

Hastalıkların Duygusal Sebepleri adlı kitabımızı incelemek ve satın alabilmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Erkekler kadınlara oranla daha az sosyaller.

Özellikle evlendikten sonra arkadaş grubundan elini eteğini çeken erkekler tanımışsınızdır. Erkekler romantik ilişkilerin yanında arkadaşlık ilişkilerini kadınlar kadar iyi koruyamıyorlar. Sosyal desteğin bizi ne denli iyileştirdiği ise defalarca bilimle kanıtlanmış bir durumdur.

Hastalandıkların yardım almaktan geri duruyorlar.

Psikolojik ya da fizyoloji herhangi bir hastalıkta erkekler daha az doktora gidiyor. Bu nedenle Psikoloji alanında yapıla araştırmalar her zaman kadınların sayısını fazla gösterir. Bunun sebebi kadınların daha fazla psikolojik bozukluğa sahip olması değildir. Aksine erkeklerin yardım almaktan çekinmesidir çoğu zaman.

Erkek olmakla alakalı sosyal kabuller ve biyolojik gerçekler erkelerin yaşam beklentisini kadınlara oranla daha az kılıyor. Fakat toplumdaki bilinçlenme sayesinde ilerleyen senelerde bu farkın kapanması bekleniyor. Biyolojik gerçekleri doktorlar iyileştirebilir. Bizim diyebileceğimiz, erkek adam ağlar ve erkek adam hasta oluru kabul etmemizin gerektiğidir.

 

Erkeklerin bulunduğu riskli halleri gösteren eğlenceli video için buraya tıklayabilirsiniz 🙂